annie ernaux'nun genç adam kitabı üstüne karalamalar

 eskiden çok daha fazla okurdum, daha fazla kitap üzerine yazılar yazardım vs. vs. artık bunlardan bahsetmek istemiyorum, çünkü salgında ve sonrasında hep hareketli şeylere ihtiyaç duydum ve diziye filme sardım. neyse, ama hala daha yky uğrak mekanım ve hala kitap alıyorum, remzi kitabevine gidip yenilere/çok satanlara bakıyorum, aaa en son uzaktan da olsa yazarını tanıdığım hovarda alemi ve gece hayatı kitabını aldım ve okudum. onun dışında yemeğe dair sehpada ufak bir tepe var, valla daha kapaklarını açmadım! 

ama geçen gün annie eraux'un ''genç adam'' kitabını merak ediyordum. yine tıngır mıngır yürüyüp kenyın avmye gittim ve kitabı aldım elime. ahahha alış o alış, kitap zaten cunyır bişey, arkası önü önsözü notu derken dur bakim ne yazmış derken yarım saatte kitabı okudum yav ben! evet, 24 sayfayı yarım saatte okudum. bir iki paragrafı bayağı vurucu cümlelerdi ve onları iki kez okumama  rağmen! bu kitabın etiket fiyatı 72 liraydı. kadın, nobel ödülü almış bir kadın, memlekette enflasyon almış başını gitmiş, kağıt fiyatları arşa çıkmış ama kardeşim epi topu 24 sayfa o da enter enter yahu bir kitaba da 72 lira etiket nedir ya!? soru retorik, yanıtı da içinde zaten. neyse. 

kitaba gelecek misin handan? gelicem dur, içkimi tazeleyeyim. hah geldim. şimdi kitapta kadın 50 yaşında iken yaşadığı bir ilişkiyi anlatıyor. erkek birey 20 li yaşlarda ve ona sürekli olarak mail atan bir birey. gençler biz ellilikleri gerçekten merak ediyorlar. bunun bir sürü sebebi var ama en birincisi yaşıtlarının onlara hayvan gibi davranması! taktikler, tripler, cinsellikte yolunu izini bulamamalar ve dahası bir şey bilmemeler. bunları daha önce defalarca yazdığım için artık ben tükettim ama işte mevzu kitap olunca bir daha yazıyorum. yazar bir kadın her yaş grubunun ilgisini çekiyor ama gençlerin daha çok. kadın da böyle bir şey yaşamış,  onlara atılan bakışları falan çok güzel anlatmış. arada şunu yazayım; ben olgun adam seviyorum. bence genç sevgili ''kontrolsüz güç'' eh o da güç sayılmıyor işte kanımca, kontrol edemediğin hiç bir güç güç değildir zaten. ben, zamanını (tayming) mekanını oturmasını kalkmasını yemesini içmesini bilen adam seviyorum. ben 50 yaşında bir kadın olarak sarhoş olursam beni toplayacak adam istiyorum, 20'lerinde içtiği zaman sarhoş olup toplayacağım bir erkek bireyi ne yapayım yahu!? geçelim. 

yazar yazdıklarının ne kadarını yaşamıştır, ne kadarını hayal etmiştir, ne kadarını yazmıştır bunları bilemeyiz, orası tam bir muamma. sadece yazan kişi bilir gerçeği. 

etraftan 50 yaşında olan kadın ve 20erkeğe olan bakışlarda dahası ayartma çabalarında genç kızları değil de kendi yaşıtlarını rakip ya da tehlike görmesi de çok gerçek bir durum. yazarın da dediği gibi '' onunla sevişiyorsa benimle de sevişir'' ahahahah işte bu çok gerçek. genç bir kadın ürkebilir yaşlı bir kadın ile birlikte olan genç erkekten; 50 plus bir kadın ise bunun üzerine oynar:)))) çok doğru. 

yani demem o ki, kitap eğlenceli bir yarım saat veriyor bize. bunun için bile okumaya değer. kitap 20-25 lira bandında olsa -ki bence ederi bu, yazarının nobel ödülünün getirdiği tanınmışlığından bağımsız içerik ve hacim olarak bunu söylüyorum- kitapçıya da yazara da ayıp olmasın diye alırdım. ama bu haliyle almadım, kitabı usulca çok satanlar rafına geri bırakıp maykromarkete gidip 200 liraya karides aldım. bugün o karidesi nefis bir makarnalı karides yaparak yedim ve sonra da bu yazıyı yazdım:))) demek ki neymiş, önce karnımız doyacak sonra kitap alacakmışız. ahahahha zaten karidesi alırken de 72 lira kardasın demiştim kendi kendime:)))) bu da böyle olsun be!