olanlara hala inanamıyorum! 5 şubat 2024
üst edit; bu yazı 5 şubat akşamı yazıldı. antonyo, beni ''kasap'' arkadaşı ile tanıştırdı:) adam özür diledi:) tabii üçümüz de güldük olanlara. yeni averio ve diğer kasaba yazısı sonra. az kafamı toparlayayım, portekiz saatinden çıkayım, sonra ayrıntılı yazarım.
***
5 şubat; benim için saat 3 iken antonyo için saat 12; birbirimizi görmek için nisan'ı beklemeyelim diye konuştuk; bir saat içinde çarşamba gününe yeni bilet almıştım porto'ya! ayrıntıları yazacağım.
***
benim nisan'da tek yön bir biletim var zaten portoya, ama biz bir kaç gündür birbirimizi çok özlediğimizin farkındaydık ve kiralık ev bakıyorduk. bu günlerde benim aklıma bu sıralar gitmek düştü, daha önce kaldığımız gayet güzel temiz ve pastanesi olan otel iyi bir fiyat verirse gelip 15-20 gün kalıp dönerim neden olmasın diye düşündüm ve bunu da onunla paylaştım, o da dün, bugün için oraya gidip soracağım demişti ama bu kadar hızlı gerçekten beklemiyordum. saat 12 de (onun için) bana bir yemek fotoğrafı attı, otelin lokantasında yediğini yazdı ve tarih söylememi istedi rezervasyon için! ben de hızlıca çarşamba gününe uçuş baktım, bingo, vardı ve çat diye aradım. elinde bir kadeh şarap, allahım nasıl rahat! dedim sakin, dur yavaş önce otelin durumunu öğrenelim. 5 dakika sonra aradı, oteli ben hallederim, sen biletini al gerisini düşünme deyince!.... ben kalbim küt küt atarken elim ayağıma dolaşırken cananı aradım, meşgul. hemen vatsaptan beybi bilet alacağız beni hemen arar mısın diye yazdım. daha canan aramadan antonyo aradı, sen biletini al oteli hallettim ben deyiverdi.
sonrası sen sağ ben bir bilet sahibi selametle inşallah çarşamba günü uçuyorum portoya! ya işte böyle bütün hikaye 1.5 saat.
şimdi valizim ve çantam hazır, bira içerek heyecanımı yatıştırmaya çalışıyorum çünkü aslında yarın da uçabilirdim! hem de daha iyi bir saatte. her işte bir hayır vardır deyip kendi kendime kızmaktan vazgeçtim. yarın banka ve kuaför işlerini halledip erkenden uyuyup sonra alana gidip canım antonyoya uçayım!
madem bir çılgınlık yapacaksın yarın geliyorum de değil mi? paslanmışım ben paslanmış!
yalnız thy ye teessüflerimi bildirmek istiyorum. ya ne var yani değişseydin yarına bileti, ben öylesine 7 şubat diye baktım aldım, yarın da aynı fiyat, değişiver işte. yok, değiştirmiyor. neymiş ekonomik biletmiş. hay sizin ekonomik biletinize 7000 lira ha ekonomik dedikleri bilet!
bir de bir şey itiraf edeyim; antonyo defalarca söylemesine rağmen ben onun bana bu kadar aşık olduğunu gerçekten bilmiyordum. yalnız biraz bu latin herifi dürtmek gerekiyor iş yapması için, onu öğrendim:)))) bu otel seçeneğini ben söyledim yoksa o nasılsa nisana kadar zamanım var deyip sakin sakin yavaş yavaş ev arıyordu. ama ben sabırsız ve bir şey yapılacaksa hemen yapan bir insanım. sanırım bu akdenizli adama biraz ben bunu öğreteceğim biraz da o bana rahat olmayı. ve evet aslında onun gibi biraz rahat olmak istiyorum. umarım öğrenirim!
ve bir itiraf daha, sorun çıkaran sürekli şikayetlenen insanları ve tarzı hiç sevmesem de şu ayrı kaldığımız günlerde sorun çıkaran hep ben oldum! ona bir gün boyunca ulaşamayınca ayrıldım bile! telefonundan maç izlemek üzere ayarını yapan ''kasap'' arkadaşı her nasılsa bildirimleri de kapatmış. tabii ki inanmadım, kızdım bağırdım çağırdım ayrıldım. ama yılmadı antonio, defalarca özür dileyip doğru söylediğini anlattı. bir iki kriz daha yaşadık böyle; güven meselesi zor mesele. aşk aniden oluyor ama güven zamanla inşa ediliyor. tabii aradaki uzaklık ayrı bir sorun. neyse, çözüldü sorunlar.
ben yarın değil de öbür gün yolcuyum a dostlar. antonyo beni bekler.
bu arada bişey anlatayım; portodan yeni döndüğümde yaşadıklarımı beni uzun yıllardır tanıyan bir arkadaşıma anlatmıştım; o yemek siparişlerini hafifletmiş ben de elimde bir somon kafasıyla evde bacalhau face yapmak üzere eve giderken uğramıştım ve anlattıklarımda bir ayrıntı verip işte '' şöyle yapsaydı hiç bir şey olmaz bir ilişki başlamazdı.'' diye bir cümle kurduğumda
'' handan senin çöpün çatılmış'' dedi ve devam etti, ''sende şu an müthiş bir ışık ve enerji var, ben heteroseksüel bir erkek olarak bir erkek bana bunları hissettirseydi onunla olurdum!... '' dedi. sanırım ali haklı çıktı. ali selam. merak etme yazıyı sana da yollayacağım.
evet, hikaye bu. bu yazıyı portoya gittiğimde paylaşacağım. ay nazar değmesin!
***
edit; portoda paylaşmak aklıma bile gelmedi. dün gece döndüm. bugün sabahtan bu yana valiz aç çamaşır yıka eve su al vb. gibi günlük işleri hallettikten sonra aklıma geldi.
istanbuldan selamlar.
Yorumlar
Yorum Gönder